Ankara Adliyesi'nde yaşanan olay, yargı camiasında büyük yankı uyandırdı. Bir zabıt katibinin, savcıların UYAP (Ulusal Yargı Ağı Sistemi) şifrelerini kullanarak soruşturma dosyalarını usulsüz bir şekilde kapattığı iddiası üzerine başlatılan soruşturma, şüphelinin tutuklanmasıyla sonuçlandı. Olayın detayları, adliyede büyük bir şaşkınlık ve endişe yarattı.

UYAP'ta Şifre Skandalı: Neler Yaşandı?

İddiaya göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu'nda görevli zabıt katibi A.Y., maddi menfaat karşılığında bazı şüpheliler hakkında usulsüz kararlar verdi. Savcıların UYAP hesaplarına girerek, "kovuşturmaya yer olmadığı" kararları aldığı ve soruşturma savcısının denetimini engellemek için sahte işlemler yaptığı belirlendi. Başsavcılık, bu vahim iddialar üzerine derhal soruşturma başlattı.

• Zabıt katibinin Terör Suçları Soruşturma Bürosu'ndaki görevine son verildi.
• Şüphelinin eylemleri ve birlikte hareket ettiği kişilerin tespiti için MASAK ve Gelir İdaresi Başkanlığı'na yazı yazıldı.
• Noter işlemleri incelemeye alındı.

Başsavcılık, A.Y.'nin görevli olduğu dönemde "kovuşturmaya yer olmadığına" karar verilen soruşturma dosyalarını tekrar değerlendirdi ve henüz karar verilmeyen dosyalarda da usulsüz işlem yapılıp yapılmadığını araştırdı. İncelemeler sonucunda, A.Y.'nin savcıların UYAP'taki hesabına girerek, bazı şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı çıkardığı tespit edildi.

Zabıt Katibinin İtirafları ve Sonuçları

Soruşturma kapsamında tutuklanan şüpheli A.Y., ifadesinde hukuka aykırı işlemleri Cumhuriyet savcılarının bilgi ve rızası dışında şifrelerini kullanarak yaptığını itiraf etti. Ayrıca, sorumlu Cumhuriyet başsavcı vekilinin kontrol ve denetimini ortadan kaldırmak için sahte evrak ve dosyalar oluşturduğunu da kabul etti. Bu itiraflar, olayın vahametini bir kez daha gözler önüne serdi.

Başsavcılık, zabıt katibinin usulsüz verdiği kararların tamamını kaldırdı ve bu kişiler hakkında yakalama ve gözaltı kararı verdi. Şüphelilerden bazıları tutuklanırken, soruşturma aşamasında yurt dışında olduğu anlaşılan bazıları hakkındaki yakalama kararının devam ettiği belirtildi. Soruşturma, "görevi kötüye kullanma" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından devam ediyor.

Bu skandal, yargı sisteminin güvenilirliği konusunda ciddi soru işaretleri yaratmıştır. UYAP sistemindeki güvenlik açıklarının tespiti ve giderilmesi, benzer olayların tekrar yaşanmaması için büyük önem taşımaktadır. Yargı camiası, bu tür usulsüzlüklerin önüne geçmek için daha sıkı denetim mekanizmaları oluşturmalıdır. Ankara Adliyesi'ndeki bu olay, yargı sisteminde şeffaflığın ve hesap verebilirliğin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatmıştır.