Eğitim Sen İzmir şubeleri, proje okullarına yapılan atamalardaki usulsüzlük iddialarını gündeme taşıdı. Liyakat ilkesinin göz ardı edildiği ve siyasi kadrolaşmanın arttığı gerekçesiyle Atatürk Lisesi önünde basın açıklaması yapıldı. Sendika üyeleri, "Projeniz olmadık, olmayacağız" sloganıyla tepkilerini dile getirdi.

Eğitim Sen'den Şok İddialar

Eğitim Sen 6 No’lu Şube Başkanı Deniz Filiz, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı özel program ve proje uygulayan eğitim kurumlarına yapılan atamaların şeffaflıktan uzak ve liyakatsiz bir şekilde gerçekleştirildiğini savundu. Filiz, proje okullarına yapılan öğretmen ve yönetici atamalarının somut, ölçülebilir ve nesnel kriterlerden yoksun olduğunu vurguladı.

Filiz, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"Atama sonuçları, geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da şeffaflıktan uzak ve liyakatsiz bir şekilde yapılmıştır. Proje okullarına yapılan öğretmen ve yönetici atamaları somut, ölçülebilir ve nesnel kriterlerden yoksundur."

Eğitim Sen'in bu açıklaması, eğitim camiasında büyük yankı uyandırdı. Sendika, Milli Eğitim Bakanlığı'nı göreve çağırarak atamalarda liyakat ilkesinin esas alınmasını talep etti.

Proje Okulları Tartışması

Proje okulları, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından belirlenen özel program ve projeleri uygulayan eğitim kurumlarıdır. Bu okullara yapılan atamalar, genellikle diğer okullara göre farklı kriterlere göre yapılmaktadır. Ancak, son yıllarda proje okullarına yapılan atamalarda liyakat ilkesinin göz ardı edildiği ve siyasi kadrolaşmanın arttığı yönünde eleştiriler yapılmaktadır. Bu eleştiriler, özellikle Eğitim Sen gibi sendikalar tarafından sık sık dile getirilmektedir.

Proje okullarının amacı, eğitimde kaliteyi artırmak ve öğrencilere daha iyi imkanlar sunmaktır. Ancak, atamalardaki usulsüzlük iddiaları, bu okulların amacına ulaşmasını engelleyebileceği gibi eğitim sistemine olan güveni de zedeleyebilir.

Liyakat Çağrısı

Eğitim Sen'in yaptığı basın açıklaması, proje okullarına yapılan atamalarda liyakat ilkesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Sendika, Milli Eğitim Bakanlığı'nı göreve çağırarak atamalarda şeffaflık ve liyakat ilkelerinin esas alınmasını talep etti. Aksi takdirde, eğitimde kalitenin düşeceği ve siyasi kadrolaşmanın artacağı endişesini dile getirdi.

Eğitimde liyakat, sadece öğretmen ve yönetici atamaları için değil, tüm süreçler için büyük önem taşır. Liyakatli kişilerin görevde olması, eğitim sisteminin daha iyi işlemesini ve öğrencilerin daha iyi bir eğitim almasını sağlar. Bu nedenle, Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu konuya daha fazla önem vermesi ve gerekli önlemleri alması gerekmektedir.

Eğitim Sen'in bu tepkisi, eğitimde liyakat ilkesinin korunması ve siyasi kadrolaşmanın engellenmesi için önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Sendikanın bu konudaki mücadelesi, eğitim camiasında ve kamuoyunda büyük destek görmektedir. Gelecekte, Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu eleştirilere ne kadar kulak vereceği ve nasıl bir politika izleyeceği merakla beklenmektedir.