CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, hasta tutuklu Esila Ayık'ın tutukluluğunun devam etmesine sert tepki gösterdi. İstanbul Tabip Odası'nın Ayık'ın sağlık durumunun ciddiyetini vurgulayan raporuna rağmen serbest bırakılmaması, kamuoyunda büyük bir infial yarattı. Çelik, bu durumu "zulüm" olarak nitelendirdi ve yetkililere çağrıda bulunarak bu haksızlığa son verilmesini istedi.

Esila Ayık Olayı Nedir?

Esila Ayık, çeşitli suçlamalarla tutuklu bulunan ve sağlık sorunları yaşayan bir vatandaş. İstanbul Tabip Odası'nın hazırladığı raporda, Ayık'ın sağlık durumunun cezaevi koşullarında daha da kötüleştiği ve acil tedaviye ihtiyacı olduğu belirtiliyor. Ancak, tüm bu raporlara rağmen mahkeme, Ayık'ın tutukluluğunun devamına karar verdi. Bu durum, insan hakları savunucuları ve siyasetçiler tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı.

Özgür Çelik, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"Esila Ayık'ın sağlık durumu ortadayken, İstanbul Tabip Odası'nın raporu varken, hala tutuklu tutulması kabul edilemez. Bu, açıkça bir zulümdür. Yetkilileri göreve çağırıyorum. Bu haksızlığa derhal son verilmeli ve Esila Ayık serbest bırakılmalıdır."

Bu tür durumlar, hukuk sisteminin ve insan haklarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Hasta tutukluların durumu, özellikle hassasiyet gerektiren bir konu olup, bu kişilerin sağlıklarının korunması ve gerekli tedavilerinin yapılması devletin sorumluluğundadır.

İnsan Hakları ve Hasta Tutuklular

Hasta tutukluların durumu, uluslararası insan hakları sözleşmeleri ve iç hukuk tarafından güvence altına alınmıştır. Bu sözleşmeler, herkesin yaşam hakkına, sağlık hakkına ve adil yargılanma hakkına sahip olduğunu belirtir. Hasta tutukluların cezaevi koşullarında sağlık hizmetlerine erişimi, insani muamele görmesi ve tedavilerinin yapılması, bu hakların bir gereğidir. Bu bağlamda, Esila Ayık'ın durumu, Türkiye'deki hasta tutukluların yaşadığı sorunlara dikkat çekmekte ve yetkililerin bu konuda daha duyarlı olmasını gerektirmektedir.

Türkiye'de hasta tutukluların durumu uzun zamandır tartışma konusu. Birçok sivil toplum kuruluşu ve insan hakları örgütü, hasta tutukluların serbest bırakılması ve tedavi imkanlarına erişebilmesi için kampanyalar yürütüyor. Bu kampanyalar, kamuoyunun dikkatini çekmeyi ve yetkililer üzerinde baskı oluşturmayı amaçlıyor. Esila Ayık'ın durumu da bu kampanyaların bir parçası olarak değerlendirilebilir.

Sonuç olarak, Esila Ayık'ın tutukluluğunun devam etmesi, hem hukuki hem de insani açıdan büyük bir tartışma yaratmıştır. Özgür Çelik'in tepkisi ve kamuoyunun duyarlılığı, bu konunun daha fazla gündemde kalmasını sağlamıştır. Yetkililerin, İstanbul Tabip Odası'nın raporunu dikkate alarak, Ayık'ın serbest bırakılması ve gerekli tedavilerinin yapılması için harekete geçmesi bekleniyor. Bu durum, sadece Esila Ayık için değil, tüm hasta tutuklular için emsal teşkil edebilir ve Türkiye'deki insan hakları uygulamalarının iyileştirilmesine katkıda bulunabilir.