
Hayatın Anlamı: Saç Telinden Ötesini Görmek!
Günümüzde, hayatın karmaşıklığı ve getirdiği zorluklar, pek çok insanın motivasyonunu düşürebiliyor. Ancak, önemli olan bu zorluklar karşısında nasıl bir duruş sergilediğimizdir. İşte tam da bu noktada, Serkan Akkuş'un "Saçının Telini Değil Hayatın Dilini Oku" başlıklı yazısı, bize ilham verici bir bakış açısı sunuyor.
Hayatın Eksilttikleri ve Eklediklerimiz
Yazar, yazısına bir hikaye ile başlıyor. Sabah aynaya bakan ve başında sadece üç tel saçı kalan bir kadının hikayesi. Bu kadın, eksilen saçlarına rağmen hayata pozitif bir şekilde bakmayı başarıyor. Üç tel saçla örgü yapıyor, iki telle saçını ikiye ayırıyor ve sonunda hiç saçı kalmadığında bile "Bugün saç derdim yok!" diyerek seviniyor. Bu hikaye, hayatın bize sunduğu zorluklar karşısında nasıl bir tutum sergilememiz gerektiğine dair önemli bir ders veriyor.
Akkuş, bu hikaye üzerinden yola çıkarak, hayatın bazen bizden eksilttiği şeylerin aslında bizi hafiflettiğini vurguluyor. Kayıplarımız, bazen yüklerimizden kurtulmamızı sağlar. Önemli olan, bu eksilmeleri birer kriz olarak görmek yerine, onları birer fırsata dönüştürebilmektir. Yazarın da belirttiği gibi, "Hayatın eksilttikleri değil, senin eklediklerin belirler gününün kalitesini".
İnsan büyüdükçe, kaybettiklerinin gölgesinde değil, kalanların ışığında yürümeyi öğrenir. Çünkü kayıp sandığımız şeyler bazen yükten başka bir şey değildir aslında. Hayat böyledir bazen seni hafifletmek için senden eksiltir; fark etmezsen şikâyet edersin, eğer fark edersen işte o zaman özgürleşirsin.
Bakış Açısının Gücü
Yazar, yazısında bakış açısının önemine de değiniyor. Hayata hangi pencereden baktığımız, yaşadığımız deneyimleri ve duyguları doğrudan etkiler. Bardağın boş tarafına odaklanmak bizi tüketirken, dolu tarafını görmek ise güçlendirir. Dolu tarafı görmek irade, cesaret ve kendine saygı ister. Bu nedenle, hayatın zorlukları karşısında tek yapmamız gereken şey, "Bugün kalanlarla ne yapabilirim?" sorusunu kendimize sormaktır.
Akkuş, her sabah aynanın karşısına geçtiğimizde farklı eksikliklerle karşılaştığımızı belirtiyor. Kiminin cesareti, kiminin güveni eksilmiş olabilir. Ancak, hepimizin aynı hakka sahip olduğunu unutmamalıyız: Günümüzü hangi anlamla karşılayacağımızı seçme hakkı. İster üç tel sabır, ister iki tel umut, ister tek tel cesaret olsun, hepsini alıp şekillendirebilir ve güzelleştirebiliriz. Çünkü insanın en büyük gücü, sıfırdan yeniden başlayabilme cesaretidir.
- Hayatta karşılaştığımız zorluklar karşısında pes etmemeliyiz.
- Eksikliklerimizi birer fırsata dönüştürmeliyiz.
- Bakış açımızı değiştirerek hayatımızı yeniden şekillendirebiliriz.
- Kendimize güvenmeli ve yeniden başlayabilme cesaretini göstermeliyiz.
Sonuç olarak, Serkan Akkuş'un bu yazısı, hayatın anlamını ve zorluklar karşısında nasıl bir duruş sergilememiz gerektiğini derinlemesine ele alıyor. Eksilenler kaderimizdir, eklediklerimiz ise karakterimizdir. Bu nedenle, her sabah kendimize "Bugün kalanlarla ne yapabilirim?" sorusunu sormalı ve hayatımıza yeni anlamlar katmaya çalışmalıyız.










