
Kıyamet Sığınağı mı? ABD'nin Altında 170 Gizli Üs Ortaya Çıktı!
ABD'nin derinliklerinde, adeta bir sır perdesi ardında saklanan 170 yeraltı sığınağı ve üssün varlığı iddiaları, gündeme bomba gibi düştü. Komplo teorilerini andıran bu durum, "kıyamet günü" senaryolarını ve milyarlarca dolarlık kayıp bütçeleri de beraberinde getiriyor. Peki, bu iddiaların ardında yatan gerçekler neler?
Yerin Altında Bir Başka Dünya mı?
İddialara göre, bu yeraltı üslerinin inşası 1998 yılında başladı ve tam 17 yıl sürdü. Sadece Colorado'daki Kuzey Amerika Havacılık Savunma Komutanlığı (NORAD) gibi bilinen tesislerle sınırlı kalınmadığı, okyanusun derinliklerine kadar uzanan üslerin inşa edildiği öne sürülüyor. Michigan State Üniversitesi'nden Prof. Mark Skidmore'un 2017 tarihli raporu ise, ABD Savunma Bakanlığı'nın 6,5 trilyon dolarlık "muhasebe hatası" yaptığını ve bu fonların yeraltı projelerine aktarıldığını belgeliyor.
Kimler İçin İnşa Edildi?
Bu gizli sığınakların ve üslerin, "ülkenin bilim insanları, kültür insanları, siyasetçileri ve zenginleri" için özel olarak tasarlandığı, halkın ise tamamen bu planın dışında bırakıldığı konuşuluyor. ABD Kongresi, bu iddiaların ardından projeyi kapalı oturumlarda masaya yatırdı. Ancak, tesislerin tam olarak nerede bulunduğu, nasıl bir yapıya sahip olduğu ve kimlerin erişebileceği gibi kritik bilgiler hala bir sır gibi saklanıyor.
Sığınakların Ötesinde: Gizli Uzay Programı İddiası
İddiaların ardı arkası kesilmiyor. Bazı kaynaklar, ABD'nin sadece yeraltında değil, aynı zamanda "gizli uzay programı" yürüttüğünü de ileri sürüyor. Bu devasa harcamaların arkasında sadece nükleer sığınaklar değil, aynı zamanda başka dünyalara açılabilecek sır dolu projelerin olduğu da iddialar arasında yer alıyor. Bu durum, kamuoyunda büyük bir merak ve endişe uyandırıyor.
Tüm bu iddialar, ABD'de kamu harcamalarının şeffaflığı konusunu yeniden gündeme getiriyor. Michigan Üniversitesi raporundaki "Yaklaşan yok oluş senaryosu için yer altında görünmeyen bir Amerika inşa edildi" ifadesi, kamuoyunda tartışmaları daha da alevlendiriyor. "Bu sığınaklar yalnızca elitleri mi koruyacak, yoksa sıradan Amerikalılara da kapı açılacak mı?" sorusu ise hala cevapsızlığını koruyor.